26 Ekim 2020 Pazartesi

Yeşilin Kızı Anne 2 || L. M. Montgomery

 Kitabı incelemek için: Goodreads

***

Hayal kurmayı her şeyden çok seven Anne Shirley'nin maceraları hız kesmeden devam ediyor. Hiç sevmediği kızıl saçları, çilli yüzü ve tuhaf hayal gücüyle GreenGables'a gelip herkesi büyüleyen bu küçük kız artık
16 yaşında ve "neredeyse" bir yetişkin.

Avonlea Okulu'nda öğretmenlik yapmaya başlayan Anne, sevimli ama bir o kadar da yaramaz öğrencilerine sevgiyi, dostluğu ve hayal gücünün sınırlarını keşfetmeyi öğretir.
Bir yandan da eski dostları ile Avonlea'yi güzelleştirmeye karar verirler ve beraber Avonlea'yi Geliştirme Derneği'ni kurarlar.
Her macerada Anne biraz daha büyüdüğünü fark eder. Peki, hayalperestliği ile bir zamanlar herkesi şaşkına çeviren bu genç kız, sorumluluk sahibi bir yetişkin olabilmeyi başarabilecek midir?

Çok ses getiren serinin ikinci kitabı
Yeşilin Kızı Anne II, okurları ilk gençlikten yetişkinliğe uzanan o çetrefilli yolu
keşfetmeye çağırıyor.

***

Yeşilin Kızı Anne macerası, artık 16 yaşına gelen Anne’in, Avonlea okulunda öğretmenlik yapmaya başlaması ve Marilla’nın bir akrabasının ikizlerini evlat edinmesi ile devam ediyor bu kitapta. Ayrıca Anne ve arkadaşları bir gelişim derneği kuruyorlar ve Avonlea için çalışmalara başlıyorlar. Yani olaylarla dolu dolu bir kitap okuyoruz bu kez. Anne’in dernek için çalışmaları, ikizlerle başa çıkması ve öğretmenlik macerası derken sürekli bir şeyler oluyor kitapta. Ve bu olayların akışına kapılınca da hızla okunuyor kitap.

Anne’in bitmeyen hayal gücünü, hırslarından sıyrılıp hayata daha farklı bakmaya başlamasını ve ilham veren öğretmenliğini okumak çok keyifliydi. Eski ve yeni arkadaşlarıyla maceraları, ikizlerin sorumluluğu derken 2 yıllık bir süreç hızla geçiyor kitapta. Ve Anne’in hayatında yeni bir dönemi başlatacak gelişmelerle sonlanıyor.

“Belki de aşk insanın hayatına geceleyin dörtnala giden bir şövalye gibi aniden geliveren bir şey değildi. Belki hep eski bir dost gibi sessizce yanında bekliyor, belki de müziğin ritmine ayak uydururcasına yavaş yavaş belirmeye başlıyordu... Belki... Belki... Altın renkli bir gülün tohumunu patlatıp yeşermeye başladığı gibi, güzel bir dostluktan doğuveriyordu.”

Gilbert- Anne cephesinde yine bir gelişim görememek çok üzdü açıkçası. Kitapta o kadar çok karakter var ve onların da katılmasıyla o kadar çok olay oluyor ki Gilbert’e pek sıra gelemiyor maalesef. Keşke onu bu kadar az görmeseydik.💔 Ama yine de kitabın sonu üçüncü kitap için umut veriyor, atılacakları yeni macerada neler olacak çok merak ediyorum. Umarım üçüncü kitapla Gilbert ve Anne ilişkisini doyasıya okuruz.
Gilbert’i az görmek dışında yine çok keyifli bir okuma oldu benim için. Anne’in değişimini, gelişimini görmek, bitmek bilmeyen hayal gücü ve iyimserliğiyle yeni maceralarını okumak çok güzeldi. Serinin devamı için çok sabırsızlanıyorum. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder