Tek bir seçim
Seni dönüştürebilir
Tek bir seçim
Seni yok edebilir
Tek bir seçim
Kim olduğunu belirler
Birinin korkularını çekip aldığınızda, merhamet duygusunu da almış olursunuz.
Tris Prior'ın bir zamanlar inandığı topluluk sistemi çöküşün eşiğinde. Bu nedenle Tris, yeni bir dünya keşfetme fırsatını tereddütsüz kabul ediyor. Çünkü Tobias'la birlikte çitlerin ötesinde yalanlardan, iç içe geçmiş ilişkilerden ve acı hatıralardan uzak, yeni bir hayat kurma şansı olabilir. Oysa Tris'in öğreneceği gerçekler, ardında bıraktıklarından çok daha tehlikeli. Bildiği her şey anlamını hızla yitirirken, Tris insanın karmaşık doğasını anlamak için savaşmak zorunda. Tabii cesaret, dostluk, fedakârlık ve aşk gibi imkânsız seçimlerle de karşı karşıya.
Herkese merhabaaa :)
Nihayet Yandaş’ı bitirdim ve yorum için geldim.Nihayet
diyorum çünkü en uzun süre okuduğum kitap bu oldu seri içinde.Bu kadar uzun
sürmesini o malum sona yoruyorum-spoi yediğim için o sonu başlamadan çook önce
biliyordum.Bu kitaptan spoi yemeyen de yok galiba.Ben de ne yazık ki onlardan
biriydim :((( Haliyle o sonun beni pek etkilemeyeceğini düşünmüştüm o ilk şoku
atlattığım için ama çok yanılmışım. Sonunu okurken yıkıldım yine de.Bu bize
yapılır mıydı kadın!!!!
Tris ve Tobias’ın Kuralsız’daki o sürekli tartışan
hallerinden sonra kitabın başından itibaren uzunca bir kısmında iyi geçiniyor
oluşlarına şaşırdım.Ben yine yazarın o anlaşmazlıklara devam edeceğini
düşünmüştüm.Herhalde o malum son yüzünden tepkimizi baştan çekmek istemedi ama tabii
ki baştaki kısımlar bizim için yeterli değil!! O son kabul edilebilir gibi
değil!!
Tam iyi geçiniyorlar derken saf gen ve genetik hasarlı
olayları da ayrı bir yıktı yani.Tobias’a ilk defa kızdım ve yaptıklarına
inanamadım.Ben asla böyle bir davranışı beklemiyordum Tobias’tan ki zaten o da
verdiği kararın pişmanlığını fazlaca yaşadı.
“Ben Tobias’a aşık
oldum.Yine de hala onunla birlikte olmamaın sebebi,başka seçeneğimin olmaması
değil.Onunla olmayı seçtiğim için burdayım,her sabah uyandığımda,kavga
ettiğimiz,birbirimize yalan söylediğimiz ya da birbirimizi hayal kırıklığına
uğrattığımız her günün akşamında onunla olmayı seçiyorum.Her seferinde tekrar
tekrar onu seçiyorum ve o da beni seçiyor.”
Kuralsız’daki hallerinden sonra Tris’in duygularının
arkasında duruyor olmasına,böyle açıkça ifade etmesine sevindim.Başından beri
bu netliğe gelmesini bekliyordum :)
Her ne kadar bu sonu sevmesem ve öyle olmasını istemesem de,ilk
kitaptan beri yazarın bu sonun sinyallerini bize verdiğini düşünüyorum.Tris’in
kendi korku similasyonlarındaki seçimlerinden birini düşünürsek,kitabın
sonundaki davranışını da tahmin edebiliyoruz.Böyle bir seçim yapmasaydı kendi
karakterine ters düşecekti.Ama söz konusu Tris.Böyle davranmış olmasaydı nasıl Tris olabilirdi ki? Başından beri Tris’i Tris yapan bu
seçimleriydi.
Christina’dan şimdiye kadar hiç bahsetmemiştim ama kitabın
en son kısmındaki serum olayına müdahalesine değinmeden geçmek istemiyorum.Çok
fazla bahsedemesem de o kısımdan şuan,iyi ki geldi ve müdahale etti
diyorum.Kesinlikle o olaydan sonra bir de bunu kaldıramazdım.Kitabı
okumadıysanız okuduğunuzda neyden bahsettiğimi anlayacaksınız.Siz ne
düşünüyorsunuz bilmiyorum bu konu da ama en azından o kısmın böyle olmasına
sevindim ben.Çünkü ben anılara sahip çıkılması taraftarıyım.Unutulup yok
sayılmasını asla sevmiyorum.
Seriyi okumaya ilk
filmi izledikten sonra karar verdiğim için filmlerinin ayrı bir önemi var ve
Yandaş’ı gerçekten çok merak ediyorum vizyona girişini sabırsızlıkla
bekliyorum.Kitaba ne kadar sadık kalınacağını oldukça
merak ediyorum. Vizyona girdikten sonra ona da blogda yer vermek istiyorum zaten.
Artık vakit kaybetmeden Dört’e başlayıp seriyi tamamlamak
istiyorum.Yandaş’ın hem Tris hem Tobias bakışından yazılmış olmasını da ayrıca
çok sevmiştim.Biraz da olsa Tobias’ın düşüncelerini kendinden öğrenmek daha
iyiydi.Şimdi tamamen Tobias’ın bakışından bir kitap okumak karakterini büsbütün
anlayabilmek için çok iyi olacak.
Düşüncelerinizi yorum olarak benimle paylaşırsanız çok çok
sevinirim.:)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder