4 Ağustos 2020 Salı

Ben, Kirke || Madeline Miller

Kitabı incelemek için: Goodreads
***
Ozanlar benden, –erkek– kahramanın karşısında diz çöküp merhamet dilenen bir kadın olarak bahsetti hep; ilaç katarmışım tatlı şaraplarına, büyüleyip domuza çevirirmişim hızlı giden gemilerin tayfasını, baba evini unutturur, sılaya kavuşmalarına müsaade etmezmişim. Ne demeli, kadınlara haddini bildirmek ozanların en sevdiği vakit geçirme biçimidir; yerlerde sürünüp ağlamazsak gerçek bir hikaye olmazmış gibi.

Ama yanılıyorlar, yanılıyorsunuz: Cadılık illa nefret, kıskançlık ya da başka türlü bir kötülükten doğmaz; ben ilk büyümü aşkımdan yapmıştım.

Ben, Helios’un kızı, Aiaie Cadısı Kirke. Hayatım boyunca trajedinin beni bulmasını bekledim. Bulacağından hiç kuşkum yoktu çünkü başkalarının hak ettiğimi düşündüğünden daha fazla arzum, isyanım ve gücüm vardı, yıldırımları üstüne çekecek şeylerdi bunlar. Ve bir gün, artık bu dünyaya dayanamayacağım, diye düşündüm.

Bunun üzerine denizin derinliklerindeki kadim bir tanrı seslendi: Öyleyse çocuğum, başka bir dünya yap.

Ben, Kirke’de Madeline Miller; Odysseus, İkaros, Minotauros, Prometheus ve Zeus gibi mitolojik karakterlerin binlerce yıldır anlatılagelen hikayesini farklı bir bakış açısından sunmakla kalmayıp Olymposlu tanrıların dünyasını Homeros’un destansılığında aktarmayı başarıyor.

***

Kara Kurt || J. A. Redmerski

Kitabı incelemek için: Goodreads
***
Katiller Çetesi'nde heyecan Kara Kurt'la devam ediyor... Nora'nın ortaya çıkardığı sırların ardından, Niklas ve Victor arasındaki iş arkadaşlığı da kardeşlik de derinden sarsılmıştır. Fakat Niklas her şeye rağmen yalnızca kendisinin başarıyla yerine getirebileceği düşünülen bir görev için İtalya'ya gitmeyi kabul eder. Çünkü bunu kardeşinin ihanetine karşı bir merhamet ya da bir intikam fırsatı olarak görmektedir. Öte yandan Niklas'a İtalya'da Izabel ve çetenin yeni üyesi Nora da eşlik edecektir. Gelgelelim İtalya'da Birlik'in düşündüğünden çok daha zorlu bir süreç yaşanacak ve çete üyeleri hiç beklenmedik olaylarla yüzleşip zor kararlar vermeye mahkûm edileceklerdir. 
***

İsimsiz Kız || Greer Hendricks & Sarah Pekkanen

Kitabı incelemek için: Goodreads
***
Soru #1: Suçluluk duymadan yalan söyler misin?

Soru #2: Sevdiğin birini hiç incittin mi?

Soru #3: Verilen ceza her zaman işlenen suçla doğru orantılı mıdır?
Masum birkaç soruyla başlayan araştırma, zaman geçtikçe bambaşka bir hâl almaya başlar.

Dr. Shields’ın saplantılarıyla yönlendirdiği deney, Jessica’nın hayatının kontrolünü ele geçirmiştir.

Jessica artık neyin gerçek olduğunu, kime güvenmesi gerektiğini bilememektedir. Her şeyden habersiz para kazanmak için girdiği masum bir araştırma, onu kıskançlık ve sahtekârlıkla örülmüş bir ağın en önemli parçası hâline getirmiştir.

Jessica’nın artık tek bir amacı vardır: Gerçeği ortaya çıkarıp bu oyuna son vermek. Ama bu, tahmin ettiği kadar kolay olmayacaktır.
 

***

Aşk ve Ölüm Oyunu || Martha Brockenbrough

Kitabı incelemek için: Goodreads
*** Troyalı Helen ve Paris. Romeo ve Juliet. Leyla ile Mecnun.
Ve şimdi de…
Henry ve Flora.

Yüzyıllardır kimin kazanacağı belli bir Oyun’u sürdüren Aşk ve Ölüm, 1920’lerin yağmurlu Seattle semalarında yeni oyuncuları seçtiklerinde zarların bir kez daha atılma zamanı gelip çattı.

Ölüm, sevdiği herkes parmaklarının arasından kayıp giderken uçmanın ve tıpkı annesi gibi şarkı söylemenin özgürleştirici hissiyle avunan Flora’yı seçti.

Aşk’ın tercihi ise, kendini içinde bulunduğu topluma ait hissedemeyen ve yaratıcı ruhunu müzikle kamçılayan cesur Henry’ydi.

Fakat bu ikili sadece iki ezeli düşmanın hamleleriyle değil, sınıfsal ve ırksal çatışmalarla da uçurumun kenarına sürüklenirken cevaplanması gereken sorular vardı.


Her şeye rağmen birbirlerini seçecekler mi? Yoksa Oyun’un bir piyonu olmaya boyun mu eğecekler?

***

Evli Barklı || Emma Chase

Kitabı incelemek için: Goodreads
***
Karmakarışık, Darmadağınık ve Sıkı Fıkı’nın New York Times çoksatan yazarı Emma Chase’in kaleminden çıkan ve seriyi finale bağlayan bu romanda, Drew ile Kate yaklaşan düğünlerini sabırsızlıkla bekliyorlar fakat önlerinde atlatmaları gereken bir bekârlığa veda partisi var!

Hayatım boyunca hiçbir zaman evlilik hayalleri kurmadım. Ama Kate imkânsızı başardı ve beni değiştirdi. Sanırım daha önce de tek kelimeyle harika olduğum konusunda siz de benim gibi düşünüyorsunuz, biliyorum… ama itiraf etmeliyim ki şimdi eskisinden bile iyiyim! Bugüne uzanan yolculukta ne badireler atlattık gerçi. Ancak Yunan trajedilerinde görülebilecek pek çok engelle, türlü hatayla ve yanlış anlaşılmalarla uğraştık durduk. Fakat birbirimize duyduğumuz sonu gelmez arzu, sınır tanımaz hayranlık ve bitmek tükenmek bilmeyen aşkla bu zorlukları geride bırakmayı başardık. Bunlardan bahsetmişken, geçen hafta sonu yaşanan bazı beklenmedik gelişmeler bir sorun teşkil edebilirdi tabii. Bu… nasıl desem… geçmem gereken son sınav gibi bir şeydi. Aklınızdan ne geçtiğini biliyorum: Bu sefer ne yaptın Tanrı aşkına! Ama hemen köpürmeyin. Beni yargılamadan ve hadım edilmemi talep etmeden önce olup bitenleri bir dinleyin.

Şimdi hazırsanız çılgın bir yolculuğa çıkıyoruz. Zaten başka ne bekliyordunuz ki?
 

***

Sıkı Fıkı || Emma Chase

Kitabı incelemek için: Goodreads
***
Sıkı Fıkı, Karmakarışık günlerine geri dönüyor. Fakat bu sefer tavsiyelerde bulunan ve Dee Dee'yle uğraşmak durumunda kalan tabii ki Drew değil, onun en yakın arkadaşı olan Matthew!

Eğer bu hikâyeyi daha önce duyduysanız beni durdurun. Çapkın erkek bir kızla tanışır, ona âşık olur ve tepeden tırnağa değişir.

Epey güzel bir hikâye, değil mi? Ama bizim hikâyemiz değil. Bizimki çok daha renkli.
Dee'yle tanıştığım an Dee'nin özel biri olduğunu biliyordum. O ise benim kendisiyle birlikte olup, sonra da onu hayal kırıklığına uğratacak bir erkek olduğumu düşündü. Aksini ispatlamamsa epey vakit aldı. Ama konu sevişme olduğunda epey ikna edici olduğum söylenebilir.
***

29 Haziran 2020 Pazartesi

Bazıları Kalbini Dinler || Victoria Van Tiem

Kitabı incelemek için: Goodreads
***
O üzer.
O gider.
O hep uzak, o hep acı.
Yine de o.
İlle de o.
Hep o.

Bir ses böler tüm düşüncelerini. Bir ses. Ne cılız ne de susacak gibi. Umutsuzluğun sessizliğine eşlik ederken o hep konuşur! "Vazgeçme!" Olmaz, dersin. "Olur!" İstemiyorum, dersin. "İstiyorsun!" Sus, dersin. Sadece sus.

Tüm örselenmişliğine inat son çırpınışıdır yüreğinin sana söylediği. Bin defa söyler: Beni dinle Milyon defa: Asla aşktan vazgeçme. Son kez atacağını bilse bile: Onu seviyorsun.

***