21 Şubat 2016 Pazar

Adem Aynası||Ece Gamze Atıcı

İncelemek ve satın almak için : Goodreads || D&R || KitapYurdu

***
"Adım Baki benim; Baki Yıldız. Tam sekiz yıldır 42 yaşındayım. Zira ben bir roman kahramanıyım."

Hiç kendinizi bir filmin içinde gibi hissettiniz mi? Ya da başınıza gelenlerin hepsinin bir oyun olduğunu düşündüğünüz oldu mu, "Bu kadar da saçma olmaz ki canım" ya da "hadi oradan" dediğiniz? Baki'nin oldu. Çünkü o bir roman kahramanı.

***






   Uzun zamandır böyle güzel,böyle farklı bir kitap okumamıştım. İnanın bana,benim için çok çok başka bir yere sahip bu kitap. Daha ilk sayfasını okuduğum an hissetmiştim böyle olacağını,ilk sayfasından beni kendine aşık etmişti.Ve beni yanıltmadığı,son sayfasına kadar aynı lezzeti verdiği için çok mutluyum.Her kitap böyle hissettirmiyor,böyle büyüleyemiyor insanı,siz de biliyorsunuz.E,böylesini bulunca da epey kıymetli oluyor.

Bazen karakteri sevmek epey zorluyor beni,lakin Baki öyle bir karakter ki daha ilk sayfada kalbimi çaldı.Okuruyla birebir iletişim içinde bir karakter zaten. Size "cânım okurum" diye seslenen,tek isteği tarafınızdan sevilmek olan bir karakter,nasıl sevmeyelim ki? Sanırım ben Baki'yi onun istediği kadar,onun istediği gibi sevdim *_*

"Galiba var olmanın en güzel yanı hayal edebilmekti.Hayal,canımın çektiği gerçeğin oluverdiği yerdi.Zaman da işlemiyordu orada.Kurallar,sıralar,koşullar da yoktu.Ben ne istiyorsam hemen o vardı işte.Yaşamanın da en iyi yanı bu olmalı bence."Baki Yıldız...Öyle kanlı canlı,öyle gerçek ki" desinler arkamdan.Kimileri hayran olsun bana,kimileri iftihar etsin benimle...Herkes ama herkes sevsin beni.Ama en çok da siz sevin.Beni düşünen,beni anlatan kitaplar yazılsın daha.Filmler de çekilsin tabii.Üniversite tezlerine de konu olmak isterim.Her dilde sevileyim...Ama konuşulan her dilde! Bulmacalarda ismim sorulabilir belki.Direkt benim ismim!Bundan sonraki umudum ancak dilemekten yana.Kendi kendimi yazacak değildim ya."



Sevgili kahramanımız Baki 8 yıldır 42 yaşında. Nasıl oluyor diyorsanız eğer,Baki'nin yarım kalmış bir romanın kahramanı olduğunu söylemekte fayda var. Baki,romanın tamamlanmasını istiyor,evet,fakat yazarının istediği gibi değil de kendi istediği gibi yazılmak istiyor.Şöyle ki yazarı onu bir seri katil olarak yazmak istiyor,fakat Baki içinde hiçbir kötülük olmadığını düşünüyor ve "bırakın cinayet işlemeyi, sokaktan geçen böcek ilaçlama aracının bile vebalinden korkarım ben,” diyerek ifade ediyor kendini. Ve 8 yıl sonra tüm cesaretini toplayıp yazarıyla amansız bir mücadeleye giriyor.




Kitapta pek çok hikaye iç içe geçmiş durumda,hem Baki'nin dünyadaki macerası,hem yazarının istediği hikaye,hem de Baki'nin yazılmasını istediği hikaye var karşımızda.Ve dinamik bir kitap Adem Aynası.Bir anda zamanda yolculuk yapıyoruz,bir bakıyoruz ki Baki'yle İstanbul'u geziyoruz,bir bakıyoruz dijitale geri dönmüşüz,bir anda Dorian Gray,İnce Memed,Sherlock Holmes,Werther ve daha nice karakteri karşımızda buluyoruz... Bunların hepsi birleşiyor ve inanılmaz bir kitap çıkıyor ortaya.Ayrıca Baki'nin gözünden dünyayı görmek,insanları görmek çok başkaydı. Gözden kaçırdığımız pek çok şeyi onunla beraber görebilmek harikaydı,beni etkileyen en önemli şeylerden biriydi hatta.

"Bence insanın ne zaman öleceğini bilmesi,hiç bilmemesinden daha iyi. Çünki o zaman,görmek istediği her şeye ve herkese şöyle tüm gücüyle bakabilir gözü burada kalmasın diye. İsterse vedalaşabilir de...Vedalaşmak önemli bence.Vedalaşamayacak kadar bağlanmamalı insan kimseye ya da hiçbir şeye."

Son olarak yazarın diline hayran kaldığımı belirtmeliyim.Bazen bir şiirin içindeymişim gibi hissettirdi. Cümleler öyle akıcı ki sanki Baki gibi dijitalde satırlar arasında zıplayarak geziniyoruz okurken. Ece Gamze Atıcı artık vazgeçilmezlerim arasında. En kısa zamanda Nar'ı alıp okumayı ve Adem Aynası'nın üçleme olduğunu öğrendiğimden beridir de diğer kitaplarına bir an önce kavuşmayı istiyorum.Umarım çok fazla beklemeyiz Plastik ve Firuz için.
Eğer okumadıysanız,bir an dahi tereddüt etmeden alın okuyun derim bu kitabı!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder